Etiketler

4 Aralık 2024 Çarşamba

MESNEVİ 1. CİLT (Kadınlar Akıllıya Galip Cahile Mağlup Olurlar)


 

MESNEVİ 1. CİLT (Kadınlar Akıllıya Galip Cahile Mağlup Olurlar)

Mevlana’nın “Alemlerin Rabb’inden indirilmiştir. Hayır sahibi kâtiplerin elleriyle yazılmıştır. Alemlerin Rabbinden indirilmesi sebebiyle batıl onun önünden ve arkasından geçemez.” Dediği Mesnevi okumalarımdan kesitler:

1.      CİLT:

2520. Bap: Ağlamaksızın bile gönülleri yaralayan kadının

                     ağlaması ve ah etmesi haddi aştı.

                    Gözyaşı yağmurundan bir şimşek çakıp

                    o erin gönlünde bir kıvılcım parladı.

 

Burada Mevlana kadın ve erkek arasındaki iletişim ve denge hakkında bir sır veriyor. Ancak 21. yy kadınları haddi aşan erkeğin özrünü kabul etmiyor. Fıtratımızdaki gerçeğin yüzyıla göre evrilmesi diyorum ben buna.

2530.Bab:       Kadın, erkeğin sükûnu için yaratıldı

                          Âdem, Havva’dan nasıl uzaklaşabilir?”

 diyor devamındaki beyitlerin birinde. Kadının görevi o sıkıcı, kasvetli erkek kalbini ve zihnini sakinleştirmekmiş. Yaradılıştaki zıtlığın sebebi buymuş. Artık kadınlar erkeklere karşı ciddi vazifeler yüklenmek istemiyor. Kaldı ki Mesnevide eril varlıklarla günümüzde pek karşılaşılmıyor.

     Kadınlar akıllıya galip, cahile mağlup olurlar hadisi: Mevlana, bu hadisin devamında şöyle ekliyor: “Kadınlar arif olan kimselere galiptir. Cahile ise kadın mağluptur. Çünkü onlar haşin tavırlı olurlar.

Cahilin lütfu, merhameti azdır. Onların hayvanlıkları akıllarından üstündür.

Sevgi ve merhamet insanlığın, hiddet ve şehvetse hayvanlığın vasıflarıdır.”

2540. Bab: Zalim bir memurun ölüm anında zulmünden nedameti gibi

                    Adam da karısına söylediklerinden pişman oldu.

                    Kaza gelince göz kör olur…

                    Kaza geçince göz açılır. Ayıplama eliyle yakalar parçalanır.

Burada öfkeden, azgınlıktan hata eden adamın, kadının gözyaşları karşısında merhamete, insafa gelişinden sonraki süreci anlatıyor.

Oysa iki insan arasındaki sevgi bağının, sevgi anlaşmasının görünmez şartları vardır.

1)     Sadakat

2)     Şiddete meyletmemek (Sözlü veya fiziki)

3)      Sevdiğinin arkasında durmak (Her şartta ve koşulda)

Taraflardan biri bu gizli anlaşmayı ihlal ediyorsa aralarında bir güvensizlik ortamı doğar. Artık mağdur taraf karşı tarafa karşı yabancılık hissetmeye başlar. Evim, dediği insanın bir yabancı olduğunu, artık aynı ortamda, mekânda bulunmalarının rahatsızlık verici olduğunu hissetmeye başlar.

Kadın gururludur. Sevgi dolu ve mağrurdur. Gururunun çiğnenmesini sevilmemekle aynı hizada tutar. Gururu çiğnenen bir kadın, sevilmemiş bir kadındır. Karşı taraf aksini iddia etse de. Kadın kendini şartlandırır. Sevilmedim, diye yüksek sesle zihnine bu mantaliteyi yerleştirir. Beynine komut vererek bu duygusal bataklıktan çıkmayı başarır. Kendisi olmayı başaran kadın kendi varlığına hürmet etmeyen, saygı duymayan erkeğin yanında olmasına ihtiyaç duymadığı gibi onu artık hayatında bir yük olarak görmeye başlar. Zihnini ikna ettikten sonra sıra kalbine söz geçirmeye gelse de ret komutu bir kere zihne yerleştikten sonra kadın kendisi bile ikna edemez kendi gönlünü. Evim, dağım, yuvam dediği adam sokaktan geçen herhangi biri olmuştur o ilk kaybediş anında. Arada buz gibi rüzgârlar esmiştir de anlatamaz işte adama. Af dileyince, sefilce çırpınınca bir şeyler değişir sanır adam. Kadının dünyasında aşkın sultanlığı sessizce yıkılır. Kadının gönlü kırılınca tuzla buz olur. Hiçbir cam ustasının tamir edemeyeceği camdan bir fanustur onun kalbi. Sevdiğini özenle sakladığı bir fanus.

Fanus kırıldı. Adam yok oldu. Hiç var olmamıştı.  04/12/2024  - 19.24 (Bitiş)

                                                                                                                      Ayşe OKTAY

                                                                                                                     yazargibiyim.blogspot.com